Aydın’a 140 milyon liralık kongre merkezi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Aydın'ın Kuşadası ilçesinde yapımı tamamlanan Efes Kongre Merkezi'nin açılışında konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Aydın'ın Kuşadası ilçesinde yapımı tamamlanan Efes Kongre Merkezi'nin açılışında konuştu.
Başbakan Erdoğan, konuşmasında Kongre Merkezi'nin ülke ve millete hayırlı olmasını temenni ederek, 140 milyon liralık yatırımla hayata geçirilen Kongre Merkezi'nin, ülkeye kazandırılmasında emeği geçen bakanları, kamu kuruluşlarının yöneticilerini ve başta TÜRSAB olmak üzere özel sektör mensuplarını kutladı.
Kongre merkezi konusunu, 2005 yılında konuştuklarını anımsatan Erdoğan, "Tabii sene 2005-2008. Bu tabii Türkiye'nin yükselen hızına ayakta uyduramıyor. Biz isterdik ki burası 4 yıl önce bitsin. TÜRSAB'da maşallah para bol. Biz tabii yeri de verdik, parayı da verdik. Bunları bir kenara koymayalım. Bütün bunlara rağmen, tabii bugün böyle kongre merkezinde olmak bizler için iftihar vesilesi" diye konuştu.
"Gönlüm ister ki böyle kongre merkezi İzmir'de olsun. Maalesef şu anda İzmir'de böyle bir kongre merkezi yok" diyen Erdoğan, şunları belirtti:
"İşte bugün uluslararası bir toplantı yaptık. Bu uluslararası toplantıyı ki 3 bin 500 civarında katılımı olan 5. İktisat Kongresi'ni yaptık. Tabii değişik salonlardan izlendi ancak en büyük salonu 600 kişilik. Şimdi bu il, izmir ili. Herhalde burada büyük salonu yapmak veya kongre merkezini yapmak yine bizim iktidarımıza nasip olacak. Yerel yönetimlerin böyle bir niyeti yok öyle anlaşılıyor."
"Lafa geldiği zaman da kül bırakmıyorlar. O da var" ifadesini kullanan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Hani turizmi çok seviyorsunuz, kültürü çok seviyorsunuz. Yapın. Kültür, turizm adına bir şey yapın ya! Yok. Ne varsa yine bakıyorsunuz merkezi yönetimden gelecek. Az önce Ulusoy, bir şey söyledi, tren hattının Selçuk'a kadar uzatılması noktasında. Şu anda zaten Torbalı'ya kadar gelmiş vaziyette. Az önce bakanımdan bilgisini aldım. Şu anda Torbalı'dan buraya kadar olan kısım yapılıyor. O da inşallah bitirilecek. O da Selçuk'a uzanmış olacak. Tabii biz turizmin Türkiye için önemini biliyoruz. Bu önemi bildiğimiz için turizme ciddi destekler verdik, önünü açtık. Geçtiğimiz 11 yılda bu alanda yaptığımız yatırımlar ve diğer çalışmalarımızla sektörün 34 kat büyümesini sağlayarak turizm konusuna verdiğimiz önemi açıkça gösterdiğimize inanıyorum. Biliyorsunuz, 2023 hedeflerimizde ne var? 50 milyon turist 50 milyar dolar turizm geliri var. Son 11 yılda önümüzdeki dönemde turizmcilerimizle sıkı bir işbirliği içinde bu hedefimize ulaşacağımızdan hiç şüpheniz olmasın. Ben şüphe duymuyorum. Gayretleriniz için şimdiden size teşekkür ediyorum."
"Biz sözümüzde durduk"
Başbakan Erdoğan, iktidara geldiklerinde muhalefetin, "Bunlar iktidar olursa turizm çöker" dediğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hiç unutmuyorum daha başbakanlığı aldığım ilk anlardı. İlk attığım adım: Antalya Havalimanı'ndan Belek istikametine, köylerin içinden gidiyorduk. Lüks oteller, muhteşem oteller ama Belek'e gidiş köylerin içinden. Bir ucube, ilkel bir gidiş. Bu yakışır mı? Siz bu lüks otellere buralardan giderseniz bu turist bir daha buraya gelir mi? Ben oradaki otellerin sahipleriyle toplantı yaptım. Arkadaşlar dedim, burada imece usulü yapacağız, işbirliği yapacağız. Biz de katkıda bulunacağız ama siz de buraya bir şeyler vereceksiniz. Buraya bu kadar yatırımları yaptınız, hani yolunuz? Gelin siz de destek verin. Bak enkaz devraldık biz de sizlere gerekli desteği verelim. Hemen valime talimatı veriyorum, parayı çıkarıyorum, süratle biz Antalya Havalimanı ile Belek arasındaki yolu yapacağız. O zaman Antalya Havalimanı turistlerin ihtiyacına da cevap vermiyor. Oraya girip çıkan, adeta hamama girip çıkmış gibi oluyor. Sırada bekleyenler berbat, felaket. Biz dedik ki buraya ikinci terminali de yapacağız. Diğer pisti de yapacağız. Buraya ulaşımı rahatlatacağız. Biz sözümüzde durduk. Önce Belek yolunu yaptık. Arkadan ikinci terminal binası ve pistini yaptık. Ayrıca Kemer istikametindeki yolda arabaların yan yana geçmesi mümkün değildi. O yolu da bölünmüş yol haline getirdik. Biz buyuz."
Aydın'a yapılan yatırımlara da değinen Başbakan Erdoğan, "Şimdi geliyorum Aydın'a. Aydın, daha başbakan değildim. Genel başkandım. Başbakanımız Cumhurbakanımızdı. Aydın'a geldim, sizlere burada bir söz verdim ve dedim ki Başbakanımızdan rica edeceğim ve Aydın-Denizli arası yol bir felaketti. Özellikle büyük kamyonlar, tırlar buralardan İzmir limanına adeta inilmiyordu. Dedim ki ilk işimiz, bu 125 kilometrelik yolu biz süratle yapacağız. Tarih verdim ve bu tarihte bitirdik" diye konuştu.
Aydınlıların çevre yol talebi de olduğunu anımsatan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Dedik ki biz çevre yolunuzu yapacağız. Yaptık mı? Onu da yaptık. Geldim açılışını yaptım. Aynı şekilde eğitim kurumlarından sağlık kurumlarına kadar bütün bu adımları da attık. Kuşadası Limanı'nı düşünün. Şu Kuşadası Limanı sinek avlıyordu, sinek. Öyle mi? Biz özelleştirmeden burayı vereceğiz dediğimizde bize söylenmedik laf kalmadı. Ne oldu? Özelleştirdik, şu anda adeta havaalanı terminal binası gibi ve Türkiye'nin en büyük kruvaziyer limanı. Tıklım tıklım doluyor mu? Turistler geliyor mu? Bu adımları atan iktidar, bizim iktidarımız. Ama ben tabii burada diyorum ki marifet iltifata tabiidir. İltifatı olmayan marifet zayidir. Bunları da beklemek bizim hakkımız. Aksi tardirde o Belek yolunun ilk hali gibi olur. Biz öyle olmasını istemiyoruz."
Başbakan Erdoğan, açılışını yaptıkları Efes Kongre Merkezi'nin de bölge için önemine işaret ederek, şunları söyledi:
"Şu anda, her ne kadar da 8 yılda bitmiş de olsa doğrusu Efes Kongre Merkezi konumu işlevleriyle gerçekten de bunu iftiharla söylüyorum, tarihle bugünü birleştiren şimdi önemli bir eser oldu. Geçmişte dünyanın en önemli bilim kültür sanat merkezlerinden biri olan bu bölgemiz, açılışını yaptığımız kongre merkeziyle binlerce yıl sonra aynı misyonu üstlenmeye talip olduğunu gösterdi. Güçlü altyapısıyla en önemli turizm bölgeleri arasında yer alan Kuşadası'nın Efes Kongre Merkezi sayesinde yeni mecraları da kucaklayarak daha iddialı bir şekilde yoluna devam edeceğine inanıyorum."